12 Nisan 2014 Cumartesi

Bir Kalp Doğarken



Sen buna saçmalamak mı diyorsun?

Ben senin için öyle bir saçmalarım ki

Kendimi unuturum

Nasıl öldüğümü ve nasıl korktuğumu unuturum

Her gece ismini

Hecelediğimi unuturum

Affet, bazen ileri, geri zıplar

Sensiz yaşamadığımı unuturum.

Kalbimse,

Bırakamaz seni, nefes alamaz,

Sensiz geçen saniye de

Buz tutar

Tutar da bunu bazen,

Bana bile söylemez.

      O da ister ki

Yaşayacaksa seninle

Yaşayacak.

Sükutundan taşlar çatlar

Yine de,

İster ki önce ben öleyim

İşkenceden, azaptan.

Öylece izler kendi kendime kül olmamı

Ve sana yalvarmamı ister.

Dönmeni bekler,

Dört gözle.

Gözümden bir damla yaş akar

Senin seline karışır da,

Tenine karışamadan

Düşer elime usulca.

Kalbim affet suçlusu benim affet.

Sevgilim affet,

Şayet bir anlığına

Bırakırsam pamuk ellerini

Kurusun gözlerim sonsuza dek,

Kendi çukurunda kurusun yok olsun

Boğulsun, sessiz ve tesirsiz.

Seni bir kere daha öpemezsem

Dudaklarım terk etsin bedenimi

Kollarım yıldızlara ödesin borcumu

Yok olayım yavaş yavaş

Parçalansın ruhsuz bedenim

Ellerimi martılar yesin mesela.

Ta ki sadece kalbim kalana dek

Sürsün bu haykırış.

Son çığlık senin adın olsun

Ve seni ne kadar çok sevdiğimi anlatan

Tek bir göz yaşı kalsın

Kalbimde sol tarafa yakın bir yerde

Çünkü adını kazımışım senin

En derin yerime.

Nefes alırsam sensiz

Buz tutsun bedenim

Sen gelip çözene dek.

Gel sevgilim

Sev, kaldığım yerden

Beyaz bulutlarda kaybettim nefretimi

Yalnızca sen kaldın

Kopuk bedenimin bana ait olan

Son parçası, sen.

Sen,

Yeniden hayat veren

Tanrıya şirk koşan

Ölüyü dirilten, sen.

Gücensin bilinen ve bilinmeyen,

Bütün tanrılar.

Bir de ben var burada,


Sana tapan.